; Karaağaç Interiors | Blog Karaağaç Interiors | İkonik Tasarımlar
Mimarlık
& Tasarım
.Blog +90 216 478 09 28
8 Ekim 2020
İkonik Tasarımlar

WASSILY CHAIR
Wassily Sandalye, Marcel Breuer tarafından, bisikletin şeklinden ve De Stijl hareketinin formlarından esinlenilerek 1925 yılında tasarlanmıştır. Çelik boru iskeletten ve deriden oluşmaktadır. Uluslararası üslup mimarinin ve mobilyanın öncülerinden olan bu tasarım ile modernliği, insan ergonomisine uygunluğuyla konforu yakalamak isterseniz bizimle iletişime geçebilirsiniz. Farklı renk seçenekleri mevcuttur.

CESCA CHAIR
Cesca Sandalye, Marcel Breuer tarafından geleneksel işçiliğin modern malzemelerle birleştirilmesiyle 1928 yılında tasarlanmıştır. Günümüzde de yemek odası, restaurant, cafe, oturma odaları gibi farklı mekanlarda rahatlıkla kullanılmakta ve pek çok tarzda tasarıma uyum sağlamaktadır. 

BERTOIA CHAIR
Bertoia Sandalye, Harry Bertoia tarafından 1956 ’da tasarımcının kariyerinin zirve döneminde tasarlandı. Canlı renkli polipropilen bir kabuk ve metalin birleşiminden modern ve klasik bir ürün meydana geldi. Bertoia bu krom konstrüksiyonlu sandalye ile 1956’da yılın tasarımcısı ödülünü kazandı. Zamansız şıklığı ve konforu siz de bu tasarım ile yakalamak isterseniz bizimle iletişime geçebilirsiniz.

DIAMOND CHAIR
Diamond Sandalye, Harry Bertoia tarafından 1952 yılında tasarlanmıştır. Tasarımcının koleksiyonuna ait bir üründür. Saarinen ve Mies gibi modern bir görünüşü endüstriyel malzemeyle birleştirmiş ve sanat eseri niteliğine kavuşturmuştur. 20. Yüzyıl ortasında en başarılı tasarımlardan biridir. 

PLATNER ARMCHAIR
Platner Koltuk, 1966 yılında mimar Warren Platner tarafından tasarlandı. Yemek odasında ve oturma gruplarına dahil olarak genel mekanlarda da kullanılabilmektedir. Tasarım, kavisli tel çubukların dairesel ve yarı dairesel bir şekilde birleştirilmesinden oluşturulmuştur.

TULIP CHAIR
Tulip Sandalye, 1955 ve 1956 yılında tasarımcı Eero Saarinen tarafından yemek masasını tamamlayıcı bir sandalye olarak tasarlandı. Prototipler fiberglastan üretilirken tek parça olması amacı güdüldüğünden kırılmaya yatkındı, sonrasında sandalye tabanı dökme alüminyum ile desteklendi ve sağlamlaştırıldı. Eğrilerin ve yapay malzemelerin fütüristik kullanımı nedeniyle uzay çağı tasarımı olarak kabul edilir.

EGG CHAIR
Egg Chair, 1960 yılın da Kopenhag ’da açılan Danimarka’nın ilk gökdeleni Radisson SAS Royal Hotel için tasarlandı. Otelin tamamı, bugün tasarımlarıyla dünyayı etkileyen Danimarkalı mimar ve tasarımcı Arne Jacobsen’e emanet edildi. Jacobsen’in amacı, modern bir mobilyanın yanı sıra, uluslararası yaşam biçimine de uygun bir sanat objesi tasarlamaktı. Bu amaçla üretilen Egg Chair, tasarımıyla öne çıkan SAS Royal Hotel ’in lobisine hemen uyum sağladı. Arne Jacobsen ‘yumurta  ismini sadece sevimli gözüksün diye vermemişti. Zaten içine oturan herkes, oturanı sararak bir yumurtadaymış hissi veren bu koltuğu ilk dakikada benimsiyordu. Egg Chair, kalabalığın dışında kalmaktan korkmayanlar için olduğu kadar kendilerine yumurtadan bir dünya yaratmak isteyen gruplar için de çok davetkar bir ortam sağlıyordu. Hem biçimin hem de detayların ustası olan Jacobsen’i sadece en iyi malzeme ve işçilik tatmin ediyordu. 50 yıldır bu prensiple çalışan Fritz Hansen firması da bugünün stil ikonunu üretmek için başvurulacak en doğru adresti. Kopenhag’daki açılışın ardından firmanın binlerce sipariş almasının üzerine, dünyanın her yerinden tasarımcılar Egg Chair ’i kendilerine göre yorumlamaya başladı. Teknolojik gelişmelerin etkisiyle önce içine hoparlörler yerleştirildi, sonra şekli yuvarlatılıp uzatılarak retro tasarım düşkünleri tarafından ikonlaştırıldı.

BUBBLE CHAIR
Bubble Sandalye, Eero Aarnio tarafından 1968’de tasarlanmıştır. Tasarımın temel fikri tasarımcının diğer bir ürünü olan Ball Sandalyeden gelmektedir. Sabun köpüğünü hatırlatacak şekilde saydam malzeme kullanılmıştır. Tavana asılan ve kendinden kaideli olan iki versiyonu bulunmaktadır.

BALLCHAIR
Ball Sandalye, 1963 yılında Eero Aarnio tarafından tasarlandı ve 1966 ’da Köln Mobilya Fuarı’nda tanıtıldı. Sandalye modern tasarımı n klasiklerinden ve tasarımcı nı n uluslararası çalışmalarından biridir. Dünya tasarım müzelerinde de sergilenmektedir. Sandalye fiberglastan yapılmıştır. İç kısmı kumaş ile kaplanmıştır. Farklı renk seçenekleri mevcuttur. 

LC4 CHAISE ARMCHAIR
LC4 Chaise Koltuk, ünlü mimar Le Corbusier, Pierre Jeanneret, Charlotte Perriand tarafından bir klasik olarak 1928 ’de tasarlandı. 1965 ’te üretildi. Krom kaplama çelik konstrüksiyondan oluşan ve oturma alanında deri kullanılan koltuk, konfora hizmet etmesi amacıyla ergonomiye uygun şekilde net bir geometriyle oluşturuldu.

NOGUCHI COFFEE TABLE
Noguchi Sehpa, 1948 ’de Isamu Noguchi tarafından tasarlanmıştır. Ahşap konstrüksiyonu ve formuyla hassas bir denge sağlamaktadır. 90 derecede birleşen masif meşe üzerine 19 mm lik camdan oluşan ürün klasikler arasında yerini almıştır.

BARSELONA ARMCHAIR
Barselona Koltuk, Mimar Ludwig Mies Van der Rohe tarafından, Barselona/ İspanya ’nın ev sahipliği yaptığı Uluslararası Sergi ’de inşa edilen Alman Pavyon ’u için 1929 ’da tasarlandı. Modernizm ’in bir simgesi olan tasarım için eski çağların katlanır sandalyelerinden ilham alındı . Sandalyenin konstrüksiyonu ilk başta birbirine civatalı bağlanacak şekilde tasarlanmıştı. Fakat 1950’de tasarımı Van der Rohe tarafından istediğine tam uygun olacak şekilde paslanmaz çelik kullanılarak yenilendi. Sandalye ilk olarak Fildişi renginde deri ile üretilmiştir. Şimdilerde ise pek çok renkteki deri seçeceğiyle tasarım dünyasındaki klasik yerini korumaktadır. Orijinal tasarıma ayak uzatma pufu da dahildir.

EAMES LOUNGE CHAIR
Eames Lounge Sandalye ’nin tasarımında Charles Eames, “Neden, eski İngiliz kulüp sandalyelerinin güncel bir versiyonunu yapmıyoruz?” fikri ile yola çıktı . Eşi Ray Eames ile beraber tasarlaması birkaç yılı aldı ve 1956’da tasarım tamamlandı. Üst düzey konfor için şekillendirilmesiyle beraber kaliteli malzeme ve işçilik ile bütünleştirildi.

COMPLEX CAPITOL CHAIR
Hindistan’ın Chandigarh şehrini yenileme ve şehircilik çalı şmaları için Le Corbusier’den bir ekip oluşturması ve tasarımları yapması istenmişti. Bu deneyim Hindistan’da 1951 dolaylarında başladı,1967 sonların a kadar sürdü. Ekibin yerel bölge ile yakın ve sürekli teması, modern Avrupa idealleri ve geleneksel Hint ruhu arasında bir buluşma noktası oluşturmak için temel formları basit malzemelerle birleştirmesine yol açtı. Burada ekibin önemli bir üyesi olan Pierre Jeanneret’in tasarımlarından Complex Capitol Sandalye ve Koltuk bulunmaktadır.

EAMES MOLDED SHELL CHAIR
Eiffel ayaklı sandalye olarak bilinen, ülkemizde bilinen adıyla Eames sandalye ( Eames Molded Shell Chair) , polipropilen malzemeden, 1950 yılında Charles Eames tarafı ndan tasarlanmış, üretilmiştir. Bu malzemenin kullanılmasının sebebi esnek olması ve kolay şekillendirilebilmesidir.

LOUIS GHOST CHAIR
Louis Ghost Chair, Philippe Starck tarafından 2002 yılında tasarlandı. Tasarımın amacı, yeniliğin ve tarihi stilin postmodern bir kutlamasıdır. Sandalye, tek kalıptan oluşan polikarbondan üretilmiştir, tekrar kullanı labilir ve şekillendirilebilir bir malzemeye sahiptir. Kolçaksız olan modeli ise Victoria Ghost Chair’dir.

VICTORIA GHOST CHAIR
Victoria Ghost Chair, Philippe Starck tarafından 2002 yılında tasarlandı. Tasarımın amacı, yeniliğin ve tarihi stilin postmodern bir kutlamasıdır. Sandalye, tek kalıptan oluşan polikarbondan üretilmiştir, tekrar kullanılabilir ve şekillendirilebilir bir malzemeye sahiptir.

45 CHAIR
Danimarka tasarımının öncülerinden Finn Juhl, 1945 yılında koltuk tasarımını gelenekten ilk koparan ürün olan 45 Chair'i tasarladı. Tasarımcısını karakterize eden ve dünya çapında üne kavuşturan bir çizgiye sahiptir. Özenle seçilmiş ahşap ve deri kumaş ile döşenmiş, kaliteli işçilik örneğidir.

CARL HENSEN & SON SHELL CHAIR
Carl Hansen & Son Shell Chair - İskandinav tasarımının en önemli unsurlarından biri olan “el işçiliği” Carl Hansen firması için neredeyse her şey demektir. 1908 yılında kurulan firma 1950’den itibaren belki de dünyanın en saygın sandalye tasarımlarından olan Wishbone Chair ve Shell Chair üretimini yapmaya devam etmektedir. 1930 ’lu ekonomik buhran yı lları nı Singer marka dikiş makineleri için ahşap kutular yaparak geçirerek hayatta kalmayı başaran firma, savaş sonrası yılları n hemen ardı ndan Danimarka Tasarım Akımı’ nın öncülüğünü isimlerden biri olan mobilya tasarımcısı Hans Wegner’le iş birliği yapmıştır.H. Wegner ’in ölümüne kadar devam eden bu birliktelik aslında firmanın hala bu efsanevi tasarımcının işlerini üretmeye devam etmesi nedeniyle günümüzde de sürmektedir. 

ARTICHOKE LAMP
Artichoke (enginar) isimli efsane aydınlatmanın dizaynı ünlü Danimarka’ lı mimar ve tasarımcı Poul Henningsen ’a, üretimi ise Louis Poulsen’e aittir. Tasarım, ilk kez Kopenhag ’da bulunan Langelinie Pavillonen isimli restaurant için 1958 yılında üretilmiştir. Henningsen, Artichoke Lamp ’in tasarımı nı 1927 ’de yaptığı PH Septima ’nın isleletine oturttuğu için yalnızca birkaç günde bitirmiştir. İlk adı kogle, yani kozalak olarak düşünülen lambanın üzerinde ampülün görünmesini engellemek için spesifik olarak yerleştirilmiş tam 72 adet yaprak bulunmaktadır.

ARCO LAMP
Endüstriyel hatlara sahip ve en sık taklit edilen aydınlatmalardan biri olan Arco Lamp ’in tasarı mı ünlü İtalyan mobilya ve aydınlatma tasarımcısı Achille Castiglioni ’ye ait. İlk üretim tarihi 1962’dir. Aydınlatma, James Bond filmlerinden biri olan Diamonds Are Forever ’da, Sean Connery’nin sahnelerinden birinde görüntülenerek ününe ün katmıştır.

ANGLEPOISE LAMP
Görünümü en tanınan masa aydınlatmalarından biri olan Anglepoise Lamp’in dizaynı aslen araba süspansiyonu tasarlayan İngiliz mühendis George Carwardine’e ait. Kolay bir şekilde hareket ettirilip açısının ayarlanması bu sebeptendir. İlk kez 1935 yılında tüketici ile buluşan Anglepoise’un üretimini Herbert Terry & Sons firması üstlenmiştir.

TANK CHAIR
Adını oturaklı görüntüsünden alan The Tank Chair 400 ’ün dizaynı ünlü Finli mimar Alvar Aalto'ya aittir. Geliştirdiği son derece estetik ve dengeli bacak yapısı bugün bile pek çok sandalye ve koltuk dizaynında kullanılmaya devam etmektedir. Koltuk 1936 ’da Milano Trienali için Alvar Aalto’nun da ortağı olduğu Artek firması tarafından üretilmiştir.

TOLIX MARAIS CHAIR
Endüstriyel görünümlü, üst üste konulabilir Tolix Marais Chair ’in dizaynı Fransız Xavier Pauchard ’a ait. 1934 ’te üretilen sandalye Paris bistrolarında çok popüler hale gelince, işletme sahiplerinin ünlü tasarımcı dan bazı talepleri gündeme gelmiştir. Bunun üzerine birkaç farklı iskemle modeli, tabure ve bar sandalyesi de seriye eklenmiş, kolay depolanması ve taşınması için gramajları değiştirilmiştir. Günümüzde evlerde daha sık gördüğümüz tasarımın kafe sandalyesi olarak anılmasının sebebi bu durumdur

SWAN CHAIR
Arne Jacobsen tarafından 1958'de Kopenhag'daki SAS Royal Hotel'deki lobi ve salon alanları için Swan ve Egg Chair tasarlandı. O zamanlar Swan teknolojik olarak yenilikçi bir sandalyeydi: Düz çizgilerin olmadığı eğrisel bir tasarım. Herhangi bir iç mekana güzel, sofistike bir ifade katan ve herhangi bir tasarım meraklısına neşe getiren bir tasarıma sahiptir.

DROP-POT CHAIR
İlk üretimleri Fritz Hansen markası tarafından yapılan Egg, Swan, Drop ve Pot sandalyeler Arne Jacobsen tarafından Sas Royal Hotel Kopenhag için tasarlandı 1960 yılında. Pot Chair, oteldeki orkide bar ve kış bahçesi arasındaki kesişim noktası nda sosyal bir alan yaratmak amacıyla yerleştirilmişti. Aynı zamanda bu kısım mekanı asansörlerin olduğu noktaya bağlamaktaydı. Sandalye bazı sebeplerden bir süre sonra koleksiyondan çıkarıldı . Şimdi ise orijinal tasarlanmış haline uygun olarak kaliteli işçilik ve malzemeyle yeniden üretilmektedir.

PANTON CHAIR
Danimark ’nın yetiştirdiği en sıra dışı tasarımcı lardan biri olan Verner Panton, Kopenhag’da Kraliyet Danimarka Güzel Sanatlar Akademisi ’nde okudu. 20. Yüzyıl tasarım anlayışına kullandığı yeni malzemeler ve fütüristik tasarımlarıyla damga vurmuştur. The Danish Chair dendiğinde akla ilk gelen imgelerden biri 1960 yılında tasarladığı Panton Chair’dir. 1967 yılında ilk defa üretilmiştir. Tamamen plastikten tek parça halinde üretilen ilk sandalyedir.

WISHBONE CHAIR
Hayata bir ayakkabıcının oğlu olarak başlayan Hans Jörgensen Wegner, belki de yaratıcı yeteneğini ve sade ama özgün estetik anlayışını genlerine borçluydu. Ama onu Danimarkalı Modern akımının en önemli isimlerinden biri yapan ve dünyaca ünlü bir mobilya tasarımcısına dönüştüren şey, bu yeteneğinin yanı sıra aldığı eğitimi, marangoz atölyelerinde çıraklık yaparak kazandığı deneyimle harmanlamasıydı. Bu tedrisattan geçerek eski ve yeniyi ustaca birleştirmeyi öğrendi. 1949’da ortaya, 50 yıldan uzun süredir üretimi süren efsane sandalyesi Wishbone, diğer adıyla Y Chair çıktı . Wegner’in Çin’in Ming Hanedanlığın dan esinlenerek ortaya çıkardığı bu sandalye, sadece tasarımı değil ince işçiliğiyle de dikkat çekti.

CH88 CHAIR
CH88 Chair, 1955 ’te Hans J. Wegner tarafından tasarlandı ve prototip olarak üretildi, fakat üretiminin devamı getirilmedi. 2014 ’te Wegner ’in 100. doğum günü dolayısıyla yeniden üretilmeye başlanmıştır.

SIGNATURE CHAIR
Frits Henningsen 20. Yüzyılın başlarında Danimarka’nın en seçkin tasarımcılarından biriydi. Signature Chair ’in akış kan çizgisel tasarımı ve estetiği bu ödün vermeyen yaklaşımı örneklendirmektedir. Bu son derece zarif tasarı m, Henningsen ’in ürettiği son mobilya parçalarından biridir. İlk olarak bu sandalyeden yirmiden az sayıda üretildi. Bu nedenle orijinal ilk tasarım koleksiyoncular tarafından alındı. Signature Chair, Carl Hensen & Son tarafından yeniden üretildi. Koltuğun zamansız tasarımı, çok çeşitte iç mekana uyum sağlayarak yerleştirilmesinin önünü açtı. Çerçevesi masif ya da lake boyalı ahşaptan oluşturulmuştur. Kaplaması için farklı renklerde deri ve kumaş seçeneği mevcuttur.

MADEMOISELLE LOUNGE CHAIR
Ilmari Tapiovaara tarafından 1956 ’da tasarlanan Mademoiselle Lounge Chair, bir Fin tasarım klasiğidir. Tasarımcı ilhamını geleneksel kollu sandalyelerden almış ve sandalyeyi huş ağacından tasarlamıştır. Hafif eğimli koltuk ve eğimli sırtlık kısmı ergonomiye uygundur. Zamansız tasarımı sayesinde Mademoiselle en modern iç mekanlarda da tercih edilmektedir.

BUTTERFLY STOOL
Japon tasarımcı Sori Yanagi tarafından kelebeği andıran zamansız Butterfly tabure, orjinal ceviz veya orjinal meşe kaplamadan olan tabure ortada masif pirinç bağlantısıyla 20. yüzyılın en ünlü tasarımlarındandır. Kontrplaktan üretilmiştir.

WASHINGTON SKELETON CHAIR
Washington Skeleton Chair: 2013 yılında tasarlanan sandalyenin hareketli bitişleri ve malzemesi, ürünün dış mekanda kullanılabilmesine olanak tanıyor. Kafesli strüktürü modern mobilyaya oyunbaz ama aynı zamanda sofistike bir görünüm kazandırmış.

WIGGLE CHAIR
“Easy Edge” mobilya tasarımları ile gelen şöhret Frank Gehry, 1969 ve 1973 yılları arasında oluklu mukavvadan yapılmış, gündelik kullanıma uygun “Easy Edge” ismini verdiği bir dizi mobilya tasarladı. Tasarımlarının dayanıklılığına katkıda bulunmak için mobilyanın düz yüzeylerine katlar halinde mukavva kaplama uygulayan Frank Gehry’nin özellikle Wiggle sandalyesi ilgi topladı ve sanatçının 1970 başlarında tanınmasına neden oldu. Mobilya serisi, satış fiyatlarının Gehry’nin beklediği oranları aşması nedeniyle yüksek üretim hacimlerine ulaşamadı . Yine de 1986 ’da Vitra AG, içlerinde “Wiggle” sandalye de bulunan Easy Edges serisindeki dört modeli yeniden üretmeye karar verdi.

EAMES MOLDED PLYWOOD LOUNGE CHAIR - 1946
Tasarımcılar Charles ve Ray Eames, Herman Miller ile uzun ve efsanevi ilişkilerini 1946'da cesur orijinal kalıplanmış kontrplak sandalyeleri ile kurdular. Sandalyelerin estetik bütünlüğü, kalıcı çekiciliği ve konforu, Time dergisinden 20. Yüzyılın En İyi Tasarımı olarak tanınmasını sağladı. Zaman tasarımı “şık, hafif ve rahat bir şey” olarak adlandırdı.

SCANDINAVIAN CHAIR
Mimar Robert Venturi ve Denise Scott Brown, karakteristik zekâlarını ve cazibelerini kullanarak Chippendale, Empire, Queen Anne, Art Deco, Gotik Revival, Hepplewhite, Art Noveau ve Biedermeier'in önde gelen stillerini yeniden yorumladılar. Ortaya çıkan koleksiyon, sembolizmi ve modern teknolojiyi, mobilya tasarımının geçmişine, bugüne ve geleceğine bakan bir ifadede birleştirdi.

SWAG LEG CHAIR
George Nelson'ın tasarımları, modernist temayı eğlenceli bir şekilde ele alarak tanımlanır. Bu çarpıcı 'Swag Leg' sandalyeleri Nelson'ın sevdiği ahşap mobilyalar kadar zarif bir endüstriyel ürün yaratma arzusundan geldi. Nelson, metal bir boruyu inceltmek ve eğmek için dövme adı verilen bir yöntem kullandı ve oldukça heykelsi bir altyapı oluşturdu. Ardından, aynı derecede zarif bir koltuk ortaya çıktı. İki derece kıvrımlı kalıplanmış fiberglas birleştirilerek cazip bir form elde edildi, fakat aynı zamanda hareket ile esneyebilen bir koltuk da. Bu sandalyeler, koltuk tabanı, çevre dostu olmayan geleneksel fiberglastan ziyade geri dönüştürülebilir bir polipropilendir.

COCONUT CHAIR
George Nelson'ın Coconut Chair'i, lobiler, salonlar ve bekleme alanları gibi çeşitli ortamlarda çarpıcı bir vurgu yapan, anında tanınabilir bir şekle sahip bir tasarımdır. Tasarımcı, sandalyeyi sekiz parçaya bölünmüş bir hindistancevizi segmentiyle oluşturdu. Rahat, tek parça döşeme, deri veya kumaşla kaplıd r ve geniş kabuk konstrüksiyonu büyük hareket özgürlüğü sunar.

CIRCLE CHAIR
Tüm tasarımları nın en basit ve zarif şekline dayanan bir sandalye yapma fikri, Circle Chair'i Hans J. Wegner 72 yaşında tamamlayana kadar uzak bir hedef olarak kaldı. 1965'te yapmayı düşündüğü tasarımı üretime geçirmesi 21 yıl sürdü (1986). Bu tasarım Wegner'in en parlak ve vizyoner tasarımlarından biri haline geldi. Atölye için mümkün olan yapım şekillerinin sınırlarını zorladı. Wegner, böylesine büyük bir dairenin sadece metalden yapılabileceğini düşünüyordu. Wegner'ı ahşaptan yapılabileceğine ikna eden PP Møbler'in kurucusu Ejnar Pedersen oldu.Daire, her biri 3.5 metre uzunluğunda 11 kat ahşap ile lamine edilmiş, şekillendirilmiş ve yuvarlak bükülmüş ve bir daire oluşturmak için birleştirilmiştir. Daireyi bükmek ve bağlamak için özel bir makine, Ejnar Pedersen'in oğlu Søren Holst Pedersen tarafından tasarlandı. Büyüklüğüne rağmen, sandalye nispeten hafiftir ve arka dikmelerdeki tekerlekler ile oldukça kolay bir şekilde doğru yere taşınabilir.Tasarım hala büyük konfor ve esneklik sunmaktadır.

PEACOCK CHAIR
Hans J. Wegner tarafından 1947'de tasarlanan ve Johannes Hansen tarafından üretilen windsor sandalyenin ikonik hali olan Peacock Chair, İskandinav tasarımı için harika bir örnektir.

MARSHMALLOW SOFA
1935 yılında, George Nelson, mimari forumun editör kadrosuna katıldı ve 1944 yılına kadar burada kaldı. 1944'te Nelson'ın dergide yayımlanan konut ve mobilya tasarımı üzerine olan makalesi, mobilya firması olan Herman Miller'in başkanı D.J. DePree'nin dikkatini çekti. Kısa bir süre sonra, George Nelson, Herman Miller'de tasarım direktörlüğü pozisyonuna geldi ve 1972'ye kadar orada kaldı . Herman Miller için çalışan Ray&Charles Eames, Isamu Noguchi ve Alexander Girard gibi Amerikan tasarımının kilit noktası haline geldi. Marshmallow Sofa, geleneksel kanepeyi, basit bir çelik çerçeveye bağlı on sekiz adet renkli minderle, eğlenceli, üç boyutlu bir mobilyaya çevirmektedir. Marshmallow Sofa, olağandışı şekli ve yapısı nedeniyle, tasarım tarihinin en sıradışı kanepelerinden biridir.

HEART CONE CHAIR
Heart Cone Chair, ismini koltuk kabuğunun etkileyici, kalp şeklinde siluetinden almaktadır. Verner Panton tarafından 1959’da tasarlanan sandalye, konforlu döşemeli bir koltuğu saten paslanmaz çelikten yapılmış sade ve zarif bir tabanla birleştirmektedir. Basit şekillere dayanan mobilya serisindedir ve Pop Art unsurlarını içeren zamansız bir parçadır.

CONE CHAIR
Cone Chair, Verner Panton tarafından 1958’de Danimarka’daki bir restaurant için tasarlandı. Şekli, adını aldığı geometrik formdan gelmektedir. Yastıkla desteklenmiş kabuk formlu arka kısım, yuvarlak oturma alanıyla birleşerek kol dayama kısmını oluşturur ve zarif çelik döner tabana bağlanmasıyla, son derece rahat bir koltuk meydana getirir.

WOMB CHAIR
Eero Saarinen, çığır açan Womb Chair’i 1948 ’de Florence Knoll’ün isteği üzerine, yastık dolu bir sepete benzeyen ve kullanacak kişinin içinde rahatça kıvrılıp oturabileceği bir koltuk olacak şekilde tasarlandı. Bu, yüzyıl ortası modern klasik tasarım, kesintisiz bir konfor ve kalite sunmaktadır.